-
1 douce
-
2 doux
-
3 feu
n m (pl feux)1 ateş [a'teʃ]2 yangın [jan'gɯn]♦ en feu yanan3 pour cuire ocak ateşi4 pour allumer ateş [a'teʃ]5 d'un véhicule ışık [ɯ'ʃɯk]◊les feux de route / de position / de croisement / stop — kısa farlar / uzun farlar / stoplar
6 un feu tricolore trafik ışıkları◊Le feu est rouge. — Işık kırmzı.
7 ateş etme
См. также в других словарях:
soluk — 1. is., ğu 1) Akciğerlere çekilen, akciğerlerden atılan hava, nefes Kalp gitgide hafiflemekteydi ve soluklarda hafif bir hışıltı başlamıştı. R. N. Güntekin 2) Ciğerlere hava alıp verme 3) mec. Tarz Gençler dergimize yeni bir soluk getirdiler.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ışıltı — is. 1) Hafif ışık, ışıntı, parıltı Bu kâğıtlara gözleri tuhaf bir ışıltı ile parlayarak baktığına dikkat etti. H. E. Adıvar 2) Bir şeyin ışıldarken saçtığı ışık Hâlâ yeni bir sır aramakta / Yıldızlar ışıltıyla uzakta. O. S. Orhon … Çağatay Osmanlı Sözlük
tepe — is. 1) Bir şeyin en üstteki bölümü Pencere önünde dimdik durmuş, kocaman ağaçların tepesine bakıyordunuz. S. F. Abasıyanık 2) Bir yerin, bir nesnenin vb.nin üstü, hizası Ekşisu da trenden indikleri sırada güneş tam tepelerindeydi. N. Cumalı 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Mesut Yılmaz — Ahmet Mesut Yılmaz Prime Minister of Turkey In office 30 June 1997 – 11 January 1999 President Süleyman Demirel Preceded by Necmettin Erbakan Succeeded by Bülent Ecevit … Wikipedia